Yaşadığınız her hüsran, her mutsuz yaşantı, size yapılan her haksızlık zihninizde tortular bırakır. Yaşadığınız her bir olumsuz yaşantıyla ilişkili olarak birilerini zihninizde tutmaya devam edersiniz. O kişiler zihninizin terazisinde ağırlık teşkil eder, yüreginize Çoker, damla damla bardağın dolduğu gibi, Bu kişiler biriktikçe Yüreğiniz ve kalbiniz daralır, adeta cenderede kalır. Bu kişilerin bazıları size o kadar ağırlık verir ki, bazen nefes alamazsınız, uykularınız bozulur,rüyalarınız kabusa dönüşür. Velhasıl tuttunuz
, affedemediğiniz, unutamadığınız bu olumsuz yaşantılar en fazla size zarar verir. Sizi mutsuz eder, sağlığınızı bozar, neşenizi ve enerjinizi alır, dış dünyaya diğer insanlara güveninizi çökertir… Eşinize, işinize, ailenize, varsa çocuklarınıza vereceğiniz emeğinizden, enerjinizden çalar. Garip olan şu ki, çoğu zaman geçmişe dönme şansınız olmadığı için, keşkeleriniz, öfkeleriniz içinizde döner durur ve sizi vurur… En basiti mide rahatsızlıkları, migren, kas ve eklem ağrıları, nihai kanserler…!
Bunu fark edersiniz ,ya iş işten geçer ya da zihninizden kalbinize yol o kadar uzarki bir türlü gönlünüze söz geçiremezsiniz.
Aslında çok basit,AFFETMEK gerekir. Geçmiş geçmişte kalmıştır, beşer şaşar. Önce kendimizi affedelim. Sonra sırasıyla önümüzdeki kağıda yazalım, neler biriktirmişiz? Yıllardır bizi neler hırpalıyor? Bir bir üzerini çizerek, silelim ! Kendi vicdanımızı rahatlatalım; kendimizle helalleşelim. Unutmayalım insanız, hata yapmak mayamınız da var; kovulmadı mı Adem’le Havva cennetten? Hem demiyor mu yaradan; “kulum af dilerse kul hakkının harici her şeyi affederim..”
Biz de affedelim, Önce kendimizi , sonra kimleri biriktirdiysek zihnimizde onları… aynen uçan balonu iplerini bırakmak gibi… Bırakın gitsin ,çözün …artık göreceksiniz ki zihniniz de çözülecek; omuzlarımızdan çok çok çok büyük yüklerin kalktığını göreceksiniz. Hafifleyeceksiniz, AFFEDİNİZ ❤️